28 Ağustos 2011 Pazar

BEYAZ LAHANANIN FAYDALARI ŞİMDİLİK

İbrahim SARAÇOĞLU Beyaz Lahana Kürü

Lahana, brokoliden sonra üzerinde en çok araştırma ve çalışma yaptığım sebzeler arasındadır. İnsan vücudunun değişik organlarında ve yağ dokusunda ve de hücre zarında (membran) biriken toksinleri (zehirli kimyasallar) en iyi atan beyaz lahana kürüdür. Toksinleri, yani zehirli maddeleri en çok depolama kapasitesine sahip üç organımız sırasıyla karaciğer, böbrek ve akciğerlerdir. Genel olarak toksinler yağda çözünen ve suda çözünmeyen zehirli ve protein yapılı maddelerdir. Toksinler yağda çözünme özelliği gösterdiklerinden, vücudumuzun yağ dokusunda depolanırlar. Eğer suda çözünme özellikleri olsa idi, böbrek üzerinden idrar yoluyla veya terleme yoluyla vücudumuzda depolanmadan atılmaları çok kolay olabilecekti. İşte beyaz lahanadaki bazı etkin maddeler vücudumuzdaki biyotransformasyon mekanizmasını aktive ederek (uyararak) toksinlere (zehirli maddelere) suda çözünme özelliğini kazandırmaktadırlar. Suda çözünme özelliği kazanan toksinler, terleme yoluyla veya böbreklerimiz üzerinden idrar yoluyla veya safra kesesi yoluyla da bağırsak sistemi- miz üzerinden dışkıyla dışarı atılırlar. Biyotransformasyon ne demektir? Biyotransfor masyon, yağda çözünen yabancı maddelere suda çözünme özelliğini kazandırmak demektir.

Beyaz lahana en iyi toksin atıcıdır (detoxification = detoksifikasyon). Toksin atıcı olması bir başka ifade tarzıyla, vücudu arındırmak anlamına gelir. Yeri gelmişken hemen belirtmekte fayda görüyorum, toksin atmak ile antioksidan özellikler birbirlerinden tamamen farklı şeylerdir. Vücuda alınan zehirli kimyasalların (toksin) veya birikmiş zehirli kimyasalların uzaklaştırılmasında beyaz lahana kürü ideal bir toksin atıcıdır. Bu toksinlerin kaynağı nedir şeklinde bir soru sorulduğu zaman cevabı oldukça basittir. Tükettiğimiz sebze ve meyveler zirai ilaç içermektedir. Tükettiğimiz et veya süt gibi maddeler ağır metaller içermektedir. Soluduğumuz hava, araçların egsoz gazlarında bulunan zehirli gazları içermektedir. Yaşadığımız çevrede bulunan fabrika bacalarından solunum yoluyla aldığımız toksinlerdir. Tüm bu zehirli maddeler zamanla vücudumuzda birikmekte ve organlarımıza zarar verebilmektedir. İşte, beyaz lahana kürü bu zehirli maddelerin vücudumuzdan atılmalarında önemli bir rol oynamaktadır. Bu nedenle, beyaz lahana toksin atıcıdır veya arındırıcıdır diyoruz. Vücudumuzda oluşan biyokimyasal reaksiyonlar esnasında serbest radikal adı verilen çok hızlı reaksiyona girerek özellikle hücre zarına veya hücre içindeki DNA ya zarar veren (mutasyon) maddeler oluşmaktadır. İşte, hücreye zarar verebilen bu serbest radikallerin, zararsız hale getirilmesinde etkin rol oynayan maddelere antioksidan madde veya kısaca antioksidan denir.

Yeri gelmişken hemen hatırlatmakta fayda görüyorum, taze beyaz üzüm bilinen tüm meyveler ve sebzeler içerisinde hiç biri ile mukayese edilemiyecek kadar güçlü antioksidan özelliklidir. Unutmayınız, her sebze ve her meyvede bir kaç değişik antioksidan madde bulunmaktadır. Ancak, taze beyaz üzüm ile bu konuda hiç bir meyve veya sebze boy ölçüşemez. Eğer, taze beyaz üzümün bu antioksidan gücünden istifade etmek istiyorsanız, mevsiminde ve günde bir salkımdan (200-250 gram) fazlasını tüketmemek şartıyla maksimum antioksidan gücünden faydalana bilirsiniz.

Antioksidanlar üzerine bir çok spekülasyonlar yapılmaktadır. Eczanelerin vitrinleri bu tür ithal tabletler ile dolu... Unutmayınızki, vücudumuzun kendisi de çok güçlü doğal antioksidanlar üretmektedir. Vücudumuzun kendi ürettiği en güçlü antioksidanlardan bir tanesi frataxin’dir. Hekiminize danışmadan antioksidan tabletlerini kullanmayınız.

Kür 1: Toksin atıcı ve kolon kanserini önleyici
Beyaz lahananın toksin atıcı ve kolon kanserini önleyici özelliğinden istifade edebilmek için, kaynamakta olan yarım litre suda 6-7 adet beyaz lahana yaprağı parçalamadan (tüm olarak), on dakika ağzı kapalı olarak hafif ateşte haşlanır, sabah ve akşam olmak üzere aç veya tok karına birer su bardağı içilir. Bu işleme toplam beş gün devam edilir. Beş gün uyguladıktan sonra üç gün ara verilir ve tekrar beş gün uygulanır. Böylece toplam on günlük kür tamamlanmış olur. Kısaca: 5x2U+3A

5 gün uygulama + 3 gün ara + 5 gün uygulama = Toplam 10 günlük kür

Toksin atıcı ve kolon kanserini önleyici bu on günlük kürü, bir yıl boyunca üç veya dört defa yapmak en doğrusudur. Bu kürü uygulamaya başladığınızın ikinci veya üçüncü gününden sonra vücudunuzun terlediğini ve özellikle de yüz kısmınızda yağlı yağlı terlediğinizi görürsünüz. Aynı zamanda dışkıda da belirgin şekilde yağ oranının artığı gözlenebilmektedir. Bu da yağla beraber toksinlerin atıldığını gösterir. Bu kürü uyguladığınız dönemlerde daha sık banyo veya duş yapmanız sizi hem daha çok rahatlatacak hem de deri gözenekleri açıldığından daha rahat toksinli-yağ atmanıza yardımcı olmuş olacaktır. Unutmayınız ki, toksin atan vücut kendini yeniler.

Not: Kesinlikle on günlük kür için ihtiyacınız olan miktarı tek bir defada hazırlamayınız. Her gün taze olarak hazırlamanız şarttır.

MESANA KANSERİNE KARŞI BROKOLİ VE LAHANA KÜRÜ

Prof.Dr. Erkan TOPUZ
Son araştırmalar brokoli, karnabahar ve lahananın mesane kanserini önlediğini gösteriyor. Bu üç sebzeyi çiğ olarak katı meyve sıkacağında geçirin. Karışımı kahvaltı ya da öğle yemeğinden sonra 1 bardak için.MESANA KANSERİNE  KARŞI BROKOLİ VE LAHANA KÜRÜ Mesane kanseri teşhisi kondu. Tümör 2 ay içinde tekrarladı. Uygulanan tedavi doğru mu?
31 yaşındayım. Sık idrara çıkma, idrar kaçırma, idrarda yanma gibi şikayetlerle doktora gittim. Doktor "Mesanede (idrar kesesi) yara var" dedi. Elektrikle yakma tedavisi uygulandı. Patoloji raporu mesane kanseri (skuamöz metaplazi) yönünde geldi. 2 ay önce şikayetlerim tekrarladığı için doktora gittim. Yine yakma tedavisi uygulanacağı söylendi. Tedavide doğru yolda mıyım?

CEVAP: Mesane kanseri boya, katran, lastik, deri, petrol, kimya, metal ve tekstil sanayi çalışanlarında sık görülür. İş yerinde kalman kimyasal maddeler solunum, sindirim ve deri yoluyla vücuda girerek uzun vadede mesane kanserine neden olabilir. Bir başka önemli neden sigaradır. Mesane tümörü sigara içenlerde içmeyenlere oranla 4 kat daha fazla görülür. Kronik (uzun süreli) mesane enfeksiyonları da mesanede tahrişe yol açarak kansere yol açabilir. İçtiğimiz suda arsenik miktarının fazla olması da mesane kanseri sebebidir. Tedavi, tümörün büyüklüğüne, evresine, yerine göre değişir. Erken evrede hastadaki lezyon ya yakılarak ya da ameliyatla çıkartılır. Tümör mesane katlarını tam olarak geçmemişse sistoskopi yapılarak hasta belli aralıklarla sıkı kontrole alınır. Tümör nüks ettiği için doktorunuz ikinci kez yakma tedavisi önermiş. Bu tedavinin ardından nüks riskini azaltmak için mesaneye Bcg aşısı ya da bazı sitostatikler (kemoterapi ilaçları) konulacaktır. Aşı tedavisi dediğimiz bu yöntem en az 6 ay uygulanacaktır. Tümör mesane katlarını geçerse ameliyat, radyoterapi ve kemoterapi gibi tedavi seçenekleri gündeme gelir.
İmmün sistemini güçlendirmek ve tümörün nüks riskini azaltmak için önerilerim şunlar:
■ Tedaviden sonra sıkı kontrolden geçin.
■ Sigara ve alkolden uzak durun.
■ Bol bol su için.
■ Günde 2 avuç işlenmemiş kabak çekirdeği tüketmeniz sık idrara çıkma, yanma gibi şikayetleri azaltabilir. Kabağı fırında pişirdikten sonra 1 kaşık bal ve cevizle tuketmek de faydalıdır.
■ Hem idrar söktürücü etkisi hem de demirden zengin olduğu için günde 1-2 demet maydanoz yiyin.
■ Mesane tümörlerinde selenyum ve E vitamini faydalıdır, bu iki desteği doktorunuza danışarak belli aralıklarla kullanabilirsiniz.
■ İdrar yolu enfeksiyonu için omega 3 ye bromelain (ananas hapı) da faydalıdır.
■ Asitli içeceklerden kaçının. Tatlı elma, ananas ve domates suyu için. Her gün 1-2 bardak ayran içmeyi ihmal etmeyin.
■ İmmün sisteminizi güçlendirmek için her gün taze çekilmiş çörek otu, dereotu tohumu, keten tohumu gibi desteklerden birini seçerek 1 çorba kaşığı tüketin.
■ Adaçayı, civanperçemi, mercanköşk, kuşburnu, rezene, zencefil ve papatya çayı için. Çayınıza şeker yerine tarçın ve limon kabuğu ekleyin.
■ 2008 yılının son ayında açıklanan bir çalışmaya göre, düzenli folik asit kullananlarda mesane kanseri daha az görülüyor. Doktorunuza danışarak folik asit kullanın.
■ 2008 Mart ayında dünyanın en önemli mecmuası Cancer Research dergisinde yayınlanan bir araştırmaya göre brokoli lahana ve karnabahar mesane kanserini önlüyor. Önce bu üç sebzeyi sirkeli suda bekletin. Daha sonra katı meyve sıkacağından geçirip karışımı kahvaltıdan ya da öğle yemeğinden sonra 1 bardak için.

Babam gırtlak kanseri. Ameliyat olması şart mı?
Babam 1 yıl önce gırtlak kanserine yakalandı. Lazer tedavisi gördü. Hastalık tekrarladığı için doktorlar ameliyatla gırtlağın alınmasını tavsiye ediyor. Siz ne önerirsiniz?

CEVAP : Gırtlak kanserlerinin yüzde 90'ı sigaraya bağlı oluşur. 20 yılın üzerinde sigara içenlerde gırtlak kanseri oranı çok yüksektir. Gırtlak tüberkülozu gibi kronik enfeksiyonların da bu hastalıkta rol oynadığı iddia ediliyor. Ayrıca gırtlaktaki poliplere çok dikkat etmek gerekir, erken devrede alınmazlarsa kansere çevirebilir. Ses kısıklığı en önemli belirtisidir. Uzun süreli sigara içenler, 1 aydan daha uzun süren ve antibiyotiğe yanıt vermeyen ses kısıklıklarında dikkatli olmalı.

Geçmeyen boğaz ağrısı, yutkunmakta zorluk, boyunda şişlik, öksürük hastalığın diğer belirtileridir. Erken devrede birinci tedavi seçimi ameliyattır. Gırtlağın önemli işlevlerinden biri, konuşma sesini meydana getirmesidir. Son yıllarda konuşmayı korumak amacıyla kısmi gırtlak çıkarılması teknikleri uygulanıyor. Ama ileri evre tümörlerde gırtlağın tamamen alınması ilk seçenektir. Gırtlağın tamamen alınması hastalara Yüksek oranda yaşam süresi sağlamasına rağmen konuşma sorunu ortaya çıkarır. Hastalar rahatça konuşabilir hale gelmesi için çeşitli cihazlar kullanılabilir. Fakat cihazla konuşma, el kullanmayı gerektirmesi ve monoton mekanik bir ses oluşturması nedeniyle hastaları rahatsız edebiliyor. Ve bazı hastalar ameliyat istemeyebiliyor. Eğer tümör uygun bir yerdeyse radyoterapi, ameliyata alternatif olabilir. Hastalık ilerlemişse kemoterapiye başlanır, daha sonra bu tedaviye cerrahi ya da radyoterapi eklenebilir. Gırtlak kanseri nüks ettiğinde yine ilk seçim cerrahidir. Fakat yüksek dozlarda radyoterapi alanlarda cerrahi girişim çok zordur. Bu nedenle kemoterapi yaklaşımı düşünülebilir. Gırtlak kanserinin uzak metastaz yapma riski düşüktür, en sevdiği yer akciğerdir. Fakat bu kişilerde sigaraya bağlı olarak akciğerde ikinci bir primer tümör ortaya çıkabilir.

Prof.Dr. Erkan TOPUZ

Lahana: B, C ve E vitaminleri ile potasyum, kalsiyum, kükürt, demir, bakır ve magnezyum gibi mineraller açısından zengin bir besin olan lahana, kanser hücrelerinin çoğalmasını engelleyen kimyasal bir madde içerir. Beyaz, kırmızı ve kara lahana gibi türleri vardır.

Lahananın Faydaları: Vücut direncini arttırır. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Mikrop öldürücüdür. Başta meme, rahim ve bağırsak kanseri olmak üzere, kansere karşı çok iyi bir koruyucudur. Kansızlık çekenlere ve astımlılara faydalıdır. Öksürüğü keser, balgamı azaltır. Cinsel gücü ve isteği arttırır. İştah açıcıdır. İdrar söktürür ve kabızlığı giderir. Romatizma ve siyatik şikâyetlerini azaltır. Çiğ lahana ve lahana suyu başta mide ve bağırsak ülseri olmak üzere ülsere karşı koruyucu ve iyileştirmeye yardımcıdır. Kandaki şeker oranını azaltır. Ses kısıklığını ve göğüs ucundaki çatlakları giderir. Sarılık ve safra kesesi hastalıklarında faydalıdır.

Lahana Nasıl Kullanılır? Lahana genellikle yemeklerde kullanılmasının yanında çiğ olarak ve turşusu yapılarak da tüketilebilir. Ayrıca, sıkılıp lahana suyu çıkarılabilir. Lahana haşlamasının suyu nezle ve öksürüğe iyi gelir. Lahana tohumları kurt düşürücüdür. Yumurta akı ile karıştırılıp merhem haline getirildikten sonra yanıklara sürülürse faydası görülür. Lahana suyu cilde canlılık verir, sivilceli ciltlere de faydalıdır.


2 yorum:

  1. merhabalar erkan hocam babam yakın bır zamanda amelıat oldu kapalı tümor alındı ve kanser tesısı konuldu 10gr agırlıgında grı kahve renklı frajil yapıda tu materyalıdır. 9 kasette takıbe alındı tanı olarakda yuksek derecelı papıller urotelyal karsinom fokal bir alanda lamına propria invazyonu vardır muskularıs propria invazyonu gorulmemıstır denıyor. bu durumda 2 yıl boyunca 3 aydan 3 aya hastanede yatırlcak. bilgilendirirmisiniz ne yapmamız gerekıyor bu surecte hangı evrede destıgınızı beklıyorum

    YanıtlaSil
  2. merhabalar erkan hocam babam yakın bır zamanda amelıat oldu kapalı tümor alındı ve kanser tesısı konuldu 10gr agırlıgında grı kahve renklı frajil yapıda tu materyalıdır. 9 kasette takıbe alındı tanı olarakda yuksek derecelı papıller urotelyal karsinom fokal bir alanda lamına propria invazyonu vardır muskularıs propria invazyonu gorulmemıstır denıyor. bu durumda 2 yıl boyunca 3 aydan 3 aya hastanede yatırlcak. bilgilendirirmisiniz ne yapmamız gerekıyor bu surecte hangı evrede destıgınızı beklıyorum

    YanıtlaSil